top of page

Diyabet Nedir?

Diyabet, kandaki şeker düzeyini dengeleyen insülin hormonunun; eksikliği ve/veya yeterince salgılanmasına rağmen, vücutta kullanılamaması sonucu oluşan kronik metabolizma bozukluğudur

Vücut kitle indeksinin 25kg/m2’nin üzerinde olması yani fazla kilolu olmak temelde çok önemli bir diyabet risk faktörüdür. Buna eşlik eden diğer faktörler; gebelikte şeker hastası olmak, iri bebek doğurmuş olmak, kan yağlarındaki yükseklik, kan basıncı yüksekliği, 1. derece akrabalarda tip 2 diyabetin bulunması, kadınlarda polikistik overin varlığı, ensede veya koltuk altlarında deri kıvrımlarının siyahlaşması ve hareketsiz yaşamdır. Diyabet riski taşıyan kişilerin düzenli olarak kan şekerlerini ölçtürmeleri gerekmektedir. Risk faktörlerinden hiçbiri yoksa 45 yaşın üstünde bir kere ölçtürmek, sonra 3 yılda bir tekrar etmek yeterlidir. Eğer en az bir risk faktörü şişmanlığa ya da fazla kiloya eşlik ediyorsa hiç vakit geçirmeden kan şekerinizi ölçtürmelisiniz.

 

Diyabet-Risk-Faktorleri-696x492.jpg

Yaş: Diyabetli kişilerin %90- 95’i tip 2 diyabetlidir. Bu tip genellikle 40 yaşın üzerindeki kişilerde oluşur. Fakat zamanımızda, çocuk ve adolesanları da önemli ölçüde etkilemektedir. Yaşlandıkça, diyabet riski artmaktadır.

Şişmanlık: Tip 2 diyabetli kişilerin %80’inden fazlası kiloludur. Ne kadar kilolu olursanız o kadar yüksek diyabet riski taşırsınız.

Diyabete İlişkin Aile Hikayesi: Araştırmalar, eğer yakın aile üyelerinde bir diyabet hikayesi var ise kişilerin daha fazla risk altında olduğunu göstermiştir. Akrabalık ne kadar yakın ise, diyabet riskiniz de o kadar yüksektir.

Hareketsiz Yaşam: Araştırmalar aktif bir hayat sürdürmeyen kişilerin, daha fazla tip 2 diyabet gelişme riskinde olduğunu göstermiştir. Ne kadar az egzersiz yaparsanız diyabet gelişme olasılığı o kadar yüksektir.

5b33341dae298b08f496ae23.jpg
Diyabet-hastalıkları-1400x583.jpg
diyabet-belirtileri-nelerdir-yeterince-t

Diyabet belirtileri
Diyabete bağlı klinik bulgular vücuttaki karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasının bozulmasına bağlıdır. İnsülin eksikliği veya insülin direnci nedeniyle hücrelere giremeyen glikoz belli bir serum düzeyini (180mg/dl) aştığında idrarla atılmaya başlar.
– Çok idrara çıkmak: Böbreklerden atılan glikoz beraberinde sıvı atılımını da arttırır.

– Çok su içmek : Vücut, çok idrar kaybı nedeni  ile sıvı kaybeder.                           – İstah artması: Organizma, enerji kaynağı olarak glikozu  kullanamayınca, enerji için yemek ister.
– kilo kaybı : Enerji   için diğer depoları da  kullanmaya başlar. (yağlar ve proteinler yıkarak kilo kaybı olur)
– Çabuk yorulma & görme bulanıklığı
– Sık deri enfeksiyonu
– Kadınlarda vajinal mantar enfeksiyonu gibi bulgular da görülür.
Diyabet tanısı
– Kan şekeri 200 mg/dl’ye eşit ya da üzerinde olması(WHO ya göre)
– En az 8 saatlik aç (kalori almayan) bir kişide plazma şekerinin 140 mg/dl’ye eşit ya da üzerinde olması.
– Amerikan Diyabet Birliği açlık kan şekeri sınırını 126 mg/dl’ye eşit ya da üzerinde olarak belirlemiştir.

Diyabetin yolaçtığı rahatsızlıklar

Kalp Hastalıkları: Diyabetin yol açtığı kalbi besleyen koroner damarlardaki olaylar en çok ölüme yol açan sebeplerin başında geliyor. Kalpte Enfarktüs yani kalbi besleyen atardamarın tıkanması sonucu gelişen doku ölümü, kalp krizi, kalp yetmezliği bunların başlıcalarını oluşturuyor. Üstelik diyabet hastalarında risk 2-4 kat daha fazla oluyor.

Damar Hastalıkları: Diyabet hastalarının kötü kolesterolünde artış oluyor ve yüksek şekerle birlikte damar sertliği meydana geliyor. Bu da kan basıncında yükselmeye yani hipertansiyona, beyin damarlarında kanama veya tıkanma sonucu inmeye (felç), bacak damarlarında tıkanma sonucu ayakta yaralara (diyabetik ayak), damarda daralmaya bağlı cinsel sorunlara yol açıyor. Damar hastalıklarına bağlı olarak ayağın kaybedilmesinin en önemli sebebini de diyabet oluşturuyor.  

3103_diabinfo_Folgen_TR.jpg

Görme kaybı: Gözün damarlarında ve retinada bozukluklar diyabetin yol açtığı önemli problemler. Dünyada körlüğün en önemli nedenlerinden birisi diyabet. Körlük genellikle geç dönemde gelişiyor. Diyabetin gözde yaptığı hasar çok önceleri başlıyor ve ancak muayenede tespit ediliyor. Bu sebeple diyabet hastalarında düzenli göz dibi kontrolleri yapılması gerekiyor.

Böbrek Yetmezliği: Diyabet böbreklerdeki kılcal damarlarda bozukluklarla başlayıp ürede yükselme ile böbrek yetmezliğine kadar giden hastalıklara yol açıyor. Diyalizin en önemli sebepleri diyabet ve hipertansiyon. Bu nedenle diyabet hastalarının böbrek fonksiyonlarının düzenli olarak takip edilmesi şart.

Sinir sistemi hastalıkları: Çevresel sinirlerde görülen bozukluklar diyabette erken görülen problemlerdir. Diyabetik nöropatide el ve ayaklarda yanmalar, uyuşmalar, duyu kaybı başlıca erken bulgulardır. Diyabetin erken teşhisi ve etkili tedavisi bu tür komplikasyonların yaşam süresini ve kalitesini azaltmasını engeller.

bottom of page